anlatmaya çalıştığım mutsuz olma hâli salt “çok sıkıldım ama yaa” şımarıklığı felan değil. . Kime baksanız yaşantısında bazı farklılıklar gerçekleştirmek istiyor ya da hayatını tümden çöpe atıp tamamiyle yeni bir başlangıç yapmanın hayalini kuruyor. Kimi, kötü alışkanlıklarından ölesiye bedbaht iken; kimi ise hayatının genelinden ya da şu an bulunduğu şahıstan memnun değil. Çünkü kimse kendini “yeterli” hissetmiyor artık. Mutluluğu sebeplere bağlayarak başlıyoruz hata yapmaya. Karım şu ölçülerde olursa, kocam şu kadar para kazanırsa, çocuğum şu okulu kazanırsa, kaynanam üst katımda oturmazsa, düğünümde davul çalmazsa gibi çoğu sebep yerleştiriyoruz mutlu olmanın önüne. Oysa sevinç denen şey planlanabilen bir şey değil ki. Anlarda gizlenen yıldız kaymaları gibi sevinç. Yıldızın kaydığını biliyorsan mutlu olursun mutlaka göğe bakmaya da lüzum yok.