Bahçeli’den Sinan Oğan’a zehir zemberek sözler: Fırsatçı acizler… Devlet Bahçeli ikinci turda kilit rol oyanayacağı tanınan Sinan Oğan ve Ata İttifakı’na sert ifadeler kullandı. Bahçeli, Oğan’a: Olmayan siyasi gücünü varmış gibi gösteren fırsatçı acizler” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle bir mesaj yayınladı. Bahçeli’nin mesajı son derece manidardı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli geçen zamanlarda adını vermeden Sinan Oğan’a “Hiç kimse konjonktürel oyların akışını yanlışa yormamalı, kendine güç vehmetme yanılgısına kapılmamalıdır.” ifadelerini kullanmıştı. Esli MHP Milletvekilleri Sinan Oğan ve Ümit Özdağ ile arasının açık bulunduğu tanınan Devlet Bahçeli gene isim vermeden ATA İttifakı’na sert sözlerle yüklendi. Sinan Oğan’a Cumhur İttifakı’nın kapıları kapatacak kadar sert ifadelerde Bahçeli 19 Mayıs mesajında “Olmayan siyasi gücünü varmış gibi gösterip siyaseti at pazarına çevirenler fırsatçı acizlerdir” ifadelerini kullandı. Bahçeli’nin mesajında şu sert ifadeleri kullandı “Doğrudur, bu aziz yurt sokakta bulunmamış, fakat sokak mantığına, suçluların keyfine, menfur emellere, terör hedeflerine de katiyen bırakılmayacaktır. Bunun emniyeti hem Türk ulusi, hem de geleceğimizin tesellisi ve ödülü Türk gençliğidir. Türkiye Cumhuriyeti pazarlıkla, lütufla, ikramla, siparişle kurulmamıştır. Fakat bu şekilde de Türk ve Türkiye Yüzyılının önüne geçilemeyecek, ket vurulamayacaktır. Olmayan siyasi gücünü varmış gibi gösterip siyaseti at pazarına çevirenler, kamuoyuyla gün aşırı talep listeleri paylaşanlar içten olmadığı gibi milli ve ahlaki değerlerle ters düşen fırsatçı acizlerdir. 19 Mayıs 1919’un düşünce dinamiği Türk milliyetçiliğidir. Nitekim Türk milliyetçiliği her türlü tasallut ve tahrikten uzak şekilde istikrara, istiklale ve istikbale bir kez daha kucak açıp yol verecektir. Türk milliyetçiliğinin esası ulus ve yurt sevgisidir. Bu sarsılmaz ve tartışılmaz sevgi üstünde sinsi sinsi pazarlık yapma telaş ve teşebbüsleri iflah olmaz bir ahlak ve mensubiyet krizi olarak değerlendirilmelidir. Türkiye’nin krize değil, kucaklaşmaya gereksinimi vardır. Türk ulusinin kutuplaşmayla geçirecek bir saniyesi bile yoktur. Bu amaçla süre 85 milyon Türk yurtdaşımızın tek kalp olma vaktidir.”