
Cezaevi Koşulları Sağlığını Bozdu: Başkan Mehmet Murat Çalık Hastaneye Kaldırıldı
İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderilen Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, sağlık sorunlarının ağırlaşması nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Avukatlarının uzun süredir dile getirdiği “hayati risk” uyarılarının ardından cezaevi yönetimi tarafından sevk kararı alındı.
Cezaevinde 15 Kilo Kayıp, Hayati Riskli Hastalıklar Gündemde
Daha önce Silivri Marmara Cezaevi’nde tutulan Mehmet Murat Çalık, geçtiğimiz haftalarda İzmir Buca 2 No’lu F Tipi Cezaevi’ne nakledilmişti. Nakil sonrasında kamuoyuna yansıyan bilgiler, Çalık’ın sağlık durumunun ciddi şekilde bozulduğunu ortaya koydu. Edinilen bilgilere göre, geçmişte iki kez kanser tedavisi gören Çalık, cezaevi koşullarında hızla kilo kaybederek 15 kilo verdi.
Avukatları tarafından yapılan son başvuruda, Çalık’ın “akut lösemi ve lenfoma” gibi hayati tehlike arz eden hastalıklara karşı hassas bir bünyeye sahip olduğu vurgulandı. Savcılığa sunulan tahliye talebi dilekçesinde, mevcut koşulların müvekkillerinin yaşam hakkını tehdit ettiği belirtildi.
Hastaneye Sevk Edildi, Tetkikler Sonrası Karar Verilecek
Yaşanan gelişmelerin ardından cezaevi yetkilileri tarafından alınan kararla Mehmet Murat Çalık, tam teşekküllü bir hastaneye sevk edildi. Burada kapsamlı bir sağlık kontrolünden geçirilen Çalık’ın, çeşitli tetkiklerinin ardından tekrar cezaevine nakledilmesi bekleniyor. Ancak sonucun ne olacağı, hem sağlık raporlarına hem de adli makamların değerlendirmesine bağlı olacak.
Tahliye Talebi Gündemde, Siyasi Çevrelerde Yakın Takip
Mehmet Murat Çalık’ın durumu, yalnızca sağlık yönüyle değil, siyasi boyutuyla da yakından izleniyor. Hem kamuoyu hem de siyasi partiler gelişmeleri dikkatle takip ediyor. Avukatların sunduğu sağlık raporları doğrultusunda tahliye ihtimali tekrar gündeme gelirken, bu konuda verilecek adli kararın önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.
Hukukçular Ne Diyor?
Hukukçular, Anayasa’nın ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin mahpusların yaşam hakkını güvence altına aldığına dikkat çekerek, ciddi sağlık sorunlarının bulunması durumunda tutukluluğun devam etmesinin hukuki olmadığı görüşünde. Tahliye talepleri, bu bağlamda sadece insani değil, aynı zamanda hukuki bir sorumluluk olarak da değerlendiriliyor.