1

Kağıthane’de eş güdümlü yaşadığı eksper çavuş nişanlısını beylik s-i-lahıyla v-u-rarak ö-ldüren Gizem Erdoğan’ın yargılandığı davada mahkeme, sanığı haksız tahrik indirimi de uygulayarak 13 sene 4 ay hapis cezasına çarptırdı. İstanbul’un Kağıthane eyaletinde eş güdümlü yaşadığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda görevli Topçu Uzman Çavuş rütbesindeki Zeynel Yıldırım’ı beylik tabancasıyla ö-ldüren nişanlısı Gizem Erdoğan’ın ‘kasten ö-ldürme’ suçundan müebbet hapis talebiyle yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuklu sanık Gizem Erdoğan ve avuk-a-tları hazır bulundu. Maktul Zeynel Yıldırım’ın ailesi ile avuk-a-tları ise mahkemeye bulundukları şehirden SEGBİS vasıtasıyla bağlandı.Gözyaşlarına inanmayın duruşma da beyanda öngörülen maktulun annesi Asiye Yıldırım benim oğlum katiyen nişanlı falan değildi bu kız yalan uyduruyor. Ben oğlumla ö-lümünden 1 saat evvelce konuştum, bu kız amacıyla bana ‘o evlenilecek bir bayan değil’ dedi. Orada oturan o sanığın göz yaşlarına katiyen inanmayın hakim bey. O sanık benim oğlumu suçsuz yere ö-ldürdü. Benim 1 yıl 3 aydır gözümün yaşı azalmıyor. Oğlumun k-a-nı nas-i-l yere aktıysa, benim de burnum öyle k-a-nıyor. Oğlumun intikamının alınmasını istiyorum. Bir anne olarak sizden Adalet istiyorum diyerek konuştu ailenin acısını anlıyorum ben de o kadar üzgünüm duruşmada savunma yapan sanık Gizem Erdoğan ise ben devamlı oradan gitmeye çalışıyordum bunu arkadaşlarım da gördü. Sürekli Samsun’a gitme çabası içersindeydim. Ailenin acısını anlıyorum, ben de o kadar üzgünüm ama benim bu vakte kadar rastgele bir insana zarar verme niyetim olmadı. Ben esasen ilk ilk evvelce kendime zarar vermeyi düşünüyordum. Pişmanım beraatımı talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Duruşmada müşteki avuk-a-tları mütalaaya k-a-tılmadıklarını ve sanığın bu cinayeti soğukk-a-nlılıkla işlediğini ifade ederek cezalandırılmasını talep ettiler. Sanık avuk-a-tları ise müvekkillerinin hiçbir şekilde ö-ldürme amacının olmadığını ifade ederek beraatını istediler. Burada olmayı da hak etmiyorum isteyerek ve bilerek yapmadım son söz sorulan sana Erdoğan söyledikleri hiçbir şeyi katiyen kabul etmiyorum ben gurursuz bir insan değilim. Maktul beni öylece ortada bırakınca, evvel de bana yaşattıklarının etkisiyle bu hadise ortaya geldi. Her defasında ayrılmaya çalıştım, gitmek istedim ama beni parasal ve manevi çöküntüye uğrattığı amacıyla gidemedim. Ben üzgünüm. Burada olmayı da hak etmiyorum. İsteyerek ve bilerek yapmadım. Beraatımı istiyorum” diye konuştu. TAHRİK İNDİRİMİ UYGULANDI, 13 YIL 4 AY HAPİS CEZASI ALDI Kararını aktaran mahkeme heyeti, sanık Gizem Erdoğan’ın söz hususu suçu maktulden kaynaklanan haksız hareketle işlediğine k-a-naat ettiklerini söyledi. Heyet, sanık Erdoğan’ın haksız tahrik hükümleri de uygulanarak 13 sene 4 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin de devamına karar verdi. OLAYIN GEÇMİŞİ Olay, Kağıthane Seyrantepe Çile Sokak’ta, 5 Temmuz günü, 19.30 sıralarında ortaya gelmişti. Sahil Güvenlik Komutanlığında görevli Topçu Uzman Çavuş rütbesindeki Zeynel Yıldırım (26), bir süredir aynı evde yaşadığı nişanlısı Gizem Erdoğan (30) doğrultusundan beylik tabancasıyla ö-ldürülmüştü. Olayın sonrasında Gizem Erdoğan, Kağıthane İlçe Güvenlik Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınmıştı. Gayrettepe Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürülen şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının sonrasında Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edilmiş ve burada çıkarıldığı hakimlikçe, ‘kasten ö-ldürme’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen tahkîkat kapsamında hazırlanan iddianamede, şüpheli Gizem Erdoğan’ın ‘kasten ö-ldürme’ suçundan müebbet hapsi talep edildi. Haberler com V-U-RMA SEBEBİNE DAİR İSE ŞANTAJ İDDİASI VARDI ‘KENDİMİ ÇARESİZ HİSSETTİM’ Zeynel Yıldırım ile evlilik kararı aldıklarını bildiren Erdoğan yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamadı. Gizem Erdoğan güçlükle tamamladığı ifadesinde şunları da belirtti bavulumu hazırlamıştım gitme kararını çoktan almıştım fakat aklım uygun olmayan f fotoğraflarımdaydı. Bunalıma girdim, kendime zarar vermeyi düşündüm zira kendimi ilk defa bu kadar çaresiz hissediyordum. Daha sonra Zeynel’in evde bıraktığı s-i-lahını kafama dayadım. Bu esnada kapının açılma sesini duydum. Kapıyı açamayınca zorladı. Kapıyı açtığımda bana zarar verebileceğini düşünerek Ateş açtım. Korksun diye ayaklarına sıktım. Zeynel yere düştükten sonra 3-4 kez s-i-lah sesi duyduğumu hatırlıyorum. Sonrasını hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde onu k-a-nlar içersinde görünce s-i-lahı kapının dışına fırlattım. Zeynel kapının önüne yığılmıştı. Kapıyı kapattım. O sırada yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum. Önce ambulansı, sonra annemi aradım. Sadece korkutmak hedefli ateş ettim. Çok korktuğum amacıyla. ‘Ya ben seni ö-ldüreceğim, ya sen beni ö-ldüreceksin ya da sen kendini ö-ldür’ diyordu.” ‘KENDİNİ KORUYAN NADİR KADINLARDANIM’ İntihar mektubu yazdığını karakolda polisler sorunca hatırladığını dile getiren Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü telefonuma kades uygulamasını defalarca yükledim fakat aktif olmadı. Daha evvelce dövdüğü vakit istediğin yere şikâyet et, askerim ben, polis bana mı yardım edecek sana mı diyordu. Kendini koruyan ender bayanlardanım. Onu ö-ldürme niyetim yoktu. Onun beni sevmediği kadar ben onu fazla seviyordum. Sadece ayrılmak istiyordum ama beni bırakmıyordu. Üzerimde devamlı baskı kuruyordu. Cezaevinde özgürlüğümden kısıtlıyım ama dayak yemiyorum, psikolojik baskıya maruz kalmıyorum, hiç olmazsa yaşıyorum.” ‘MEŞRU MÜDAFAA SINIRLARINDA’ Gizem Erdoğan’ın avuk-a-tı ise vakanın yasal müdafaa sınırları içersinde ortaya yaklaştığını ifade ederek müvekkilinin tahliyesini talep etmişti.