Son Dakika… Kılıçdaroğlu İmamoğlu’na genel diğernlık kapılarını adeta kapattı TELE1 canlı yayınında gazetecilerin sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun mümkün genel diğernlık adaylığıyla ilgili “Halkın oylarıyla alınmış bir belediyeyi AKP’ye teslim etmem! Yani Ekrem İmamoğlu vazifiyetine devam edecektir… Tartışma bitmiştir.” dedi Son Dakika… Kılıçdaroğlu İmamoğlu’na genel diğernlık kapılarını adeta kapattı Cumhurdiğernlığı seçiminin sonrasında ‘değişim’ fırtınasının yaşandığı Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tele1’de ‘Gündem Özel’ uygulamanına misafir oldu. CHP önderi gazeteciler Merdan Yanardağ ile Evren Özalkuş ve Zeynel Lüle’nin sorularını cevapladı. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından en mühimlar şöyle: (Seçim neticeleri ve değişim istekleri) Bu kadar pis bir seçim kampanyası bizim cumhuriyet tarihinde olmamıştır. Yani yalan, düzmecekarlık üstüne bir kampanya hiç olmadı. Sahtekarlık yapan, montaj videolarına sığınan cumhurdiğernlığı koltuğunda oturamaz. Ben şunları ifade ettim. Öncelik ile Saray’ın ahlaki yasaliyeti sorgulanması lazım olur dedim. Medya bunu münakaşadı. Niye tartışılmıyor? Bunun ahlaki zeminde tartışılması lüzummiyor mu? Yasal olarak YSK kararıyla kazanmış olabilirler mi? Ama bu kazanmanın gerisinde ahlak, adalet yoktur. Devletin valisi, jandarmasını, komutanını yanına alacaksınız; köy köy Ertabiatn’ın bildirisini dağıtır mı ya? Hangi lüzumçeyle bu tartışılmıyor mu? Eğer gazeteciler, toplum bunu tartışmıyorsa ahlaksızlığa prim verilmiş olur. Verilen de odur. CHP’de tartışılacak ancak evvelce ahlak ahlak… Gazeteciliğin etik kurallarını benden iyi bilirsiniz. Yeni Şafak diye bir gazete 3 milyon liradan çok parayı Ertabiatn harcadı. Tanrı aşkına siz benim amacıyla bu kadar parayı harcisminiz mı? Yeni Şafak gazetecilik mi yapıyor, tetikçilik mi yapıyor? Gazetecilik yapmıyorsanız ahlaksızlık yapıyorsunuz? Açıklasınlar 3 milyon TL’yi nereden buldunuz? Değişime en açık parti CHP’dir. Şimdi amacıyla değil yıllardan beri bu türydi. Tüm değişimin önünü açacağız eve dönüşümün de önünü açacağız. Cumhuriyet Halk Partisi elbet değişecek. Tek şahısyle olmaz. Hukuki zeminde olur. Kurultay olur, adaylar çıkar. Kim eleştiriyorsa kimsenin sözünü kesmem zira eleştirinin bu parti amacıyla ne kadar mühim bulunduğunu biliyorum. Fakat bu parti disiplini kapsamında olur. Biz sosyal demokrat partisiyiz, biz diğerileştirilenin partisiyiz, biz halkta hiçbir fark yapmayan bir partiyiz. Biz yurtsever bir partiyiz. (CHP’ye sağa kaydı eleştirileri) Biz sosyal demokrat partiyiz, biz diğerileştirilenin partisiyiz, biz halkta hiçbir fark yapmayan bir partiyiz. Biz yurtsever bir partiyiz. Biz yalnızca CHP’lilerin hakkını savunan parti değiliz. Biz sıradan parti değiliz. Parti nereye kaydı? Ben işçileri, taşeronları savunmismim mı? Onların hakkını diğer kim savundu? Parti hiçbir yere kaymadı. Can Atalay’ın, fikir suçlusu diye tariflenen esirların, tutuklu avukatların partisiyiz. Onların da hakkını da savunanların partisiyiz. Biz Sinan Ateş’in de, eşi ve çocukları öldürülen Emine Şenyaşar’ı da savunan bir partiyiz. Herkes kendi penceresinden ‘yok sağa kaydı’, ‘yok şuraya kaydı…’ Bunlar günlük endişeler… İnanca, yaşam tipine ve etnik kökenine araya girmek varsa onu savunmak benim vazifiyetim. Biz elimizden geldiği kadar mücadele ettik. 4+4+4 geçerken Meclis’teki mücadeleyi en çok CHP verdi. Başka hangi parti bunun mücadelesini verdi. Yine suçlanan biz olduk. Çünkü en rahat eleştirilen parti biziz. Zaten manayadığım da bu. Parçaya bakılıyor ancak tüme bakılmıyor. Biz Milli Eğitim Bakanlığını da eleştiriyoruz. Bakanlık, milli değil. Boğaziçi’ni görüyorsunuz nerede bir çapsız varsa Boğaziçi’nde bundan sonra. Eğitim düzeninden AKP seçmeni de rahatsız. Herkes cumhurdiğernı adayı olabilir. İmamoğlu da aday olabilir. Şirketler ayrıdır. Partiler ayrıdır. Ekrem Bey elbet de aday olabilir, kafayarılı bir isimdir. Son seçimler biz 22 ilçeyi aldı. O ilçeler ve İBB Meclisi alınır. Ama ben katiyen ve katiyen halkın oylarıyla alınmış bir belediyeyi AKP’ye teslim etmem! Yani Ekrem İmamoğlu vazifiyetine devam edecektir… Tartışma bitmiştir. Önümüze bakacağız. (Yurtdışı gezileri) Geriye dönük baktığımda Amerika’ya Almanya’ya gidişimi anlatamamış olabilirim ancak gidişim doğruydu. Ben oralara siyasi görüşmeye gitmedim. Demek ki amacımizi anlatamamışız. Yurt dışı seyahatlerini iki ay, altı ay evvelce sistemliyor. Zammanaya karşı doğrultua da bağlı. Almanya ziyaretinde akşam gelip İmamoğlu’nu ziyaret ettim. (Zafer Partisi ile mutabakat) Tüm partilerin ortak mutabakat metni var. ‘Kayyum sorununde yargı kararı olmadan kimse vazifeden alınamaz’ deniyordu. Orada bir çarpıtma yapıldı. Yargı tamamiyle bitmiş bir halde. Vaka bir parti hadiyi değildir. Vaka bir Türkiye hadiyidır. Pek çok şahıs bizim içtenyetimizi Büyük bir kafayarısızlık katiyen yok. Parti çalıştı, belli bir çizgiyi yakaladı. Başka belediyeleri de kazanacağız. Kimsenin lüzumsuz münakaşalarla partinin enerjisini tüketmesini istemiyorum. AK Partili bayanlar piyasalara çıkıp, başörtülü bayanlara hakaret ettiler. Bunu hazır olan kameralar yakaladı. ‘Siz bizi mahvediyorsunuz’ diye hakaretler yağdırdılar. Bunu yapan AK Partili bayanlardı. Başörtülü bayanlara yaptılar. Başı açık bayanlar CHP’li diye hep algılanıyor, bundan kaynaklı öyle bir algıyı yaratmak amacıyla yaptılar. Bunu belirleme ettik. Ama kimsenin lüzumsuz yere partinin enerjisini tüketmesini istemiyorum. Biz mücadele edeceğiz ve bunu gerçekleştirmek mecburiyetindeyiz. Bu mücadele demokrasi sorunudur. Tartışmaları kışkırtanlar var, o tuzağa kimsenin düşmemesini istiyorum. PM’de MYK’da basitlıkla tartışabiliriz. Biz tek adam partisi değiliz. Kurallarını gereğini yapan bir partiyiz. Düşüncemi belirttim, münakaşa bitmiştir. Önümüze bakacağız. 25 milyonu aşkın yurtdaş demokrasiden yana, haktan yana, istiklalten yana, gelir dağılımında, adaletten yana oy kullandı. Bu çok kıymetli bir rakam. Tabii onu büyütmemiz lüzumiyor. Karşı doğrultu birçok pis propagandayı yaptı, ahlakı, erdemi bir doğrultua attı. Ben onları düzmecekarlık yapan bir insanın cumhurdiğernlığı koltuğunda oturmasını doğru bulmuyorum. Bu ülkeye makalek. Bunlar bizi umutsuzluğa sürüklememeli. Hiç kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkında sahip değildir. Biz gene demokrasiyi savunacağız, yaşamın sonu değil. Altılı Masa birtakım vakitlar birtakım etraflerce eleştirildi. Esasında işin basitcılığına kaçarsanız birçok eleştiriyi yapılabilirsiniz. Ama bana bu eleştiriyi yapanlar suçumu söyleyebilirler mi? Ortak mutabakat makalenıni okudular mı? Oradaki demokrasi vurgusunu gördüler mi? Anayasa’da gerçekleştireceğimız farkılıkları içselleştirdiler mi? Sıradan yurtdaşa söylemiyorum. Mürekkep yalamış, gazetede köşe makalesı yazan dostlar şunları içselleştirdiler mi? Hayır. Oturdular masalarının başına biz CHP’yi nasıl eleştiririz diye yazdılar. Eleştiriye saygım bulunmaktadır ancak haklı eleştiriye. Sadece ben değil altı öndere de saygı göstermeniz lazım. Bu ülkenin aydınlığı amacıyla, huzuru amacıyla, her şahısin kazanacağı bir bölgeı yaratmak amacıyla 6 değil yeri gelirse 16’lı da 26’lı da masa kurarım. İşin felsefesini idrak etmiş değiller. Demokrasinin nbulunduğunu, demokrasiyi savunmak amacıyla insanların bir araya gelmesi lüzumliliğini hala içselleştiremediler. Vakaa şahıssel pencereden bakıyorlar, ‘ben yoksam hiçbişi yok demektir’, olmaz. Demokrasi amacıyla bir araya geleceğiz. Düne kadar kavga ettik de noldu? Cumhuriyet tarihinde ilk defa birbirinin rakibi olan partiler bir araya geldiler, demokrasiyi savundular. (Sol partilerle ittifak) Onların ayrı ittifakı vardı, biz de saygı duyduk.