Naci Görür İstanbul’un en riskli ilçelerini açıkladı: Minimum 500 bin şahıs ölümle burun buruna… Jeolog ve Bilim Akademisi delegesi Prof. Dr. Naci Görür, mümkün bir İstanbul depreminde en az 500 bin bireyin ölümle burun buruna olduğunu söyleyerek “riskli” ilçeleri açıkladı. Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki iki yıkıcı depremi, İstanbul’da da tedirginliğe niçin oldu. Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, tv100’e mevzuya dair ilgi çeken açıklamalarda bulundu. Görür’ün konuşmasından satır başları şu şekilde: “Kuzey Anadolu Fayı, büyük ölçüde 1939,1942,1943,1944,1957,1967 ve 1999’da Marmara’nın kapılarına dayandı. Yani tabiri caizse İstanbul’un surlarına dayandı. Bu deprem İstanbul’da olacak. Buraya kadar olan kırılmalarla enerjisinin büyük bir bölümünü kırarak rahatladı. Dolayısıyla kırılmamış birtakım yerler varsa onlar da kırılabilir ama Erzincan’dan itibaren İstanbul sınırlarına kadar Kuzey Anadolu fayı büyük bir ölçüde rahatladı. Sadece Karlıova-Erzincan arasında bizim Yedisu fayı diye tanımladığımız bir yer var. Orada 7 ve üzeri bir deprem bekliyoruz. Orada en son deprem 1790’larda olmuş. Orayı bir tarafa bırakırsak bundan sonra Kuzey Anadolu fayı uzun bir devre uyuma faslına geçebilir büyük bir depremler açısından. Doğu Anadolu fayı enerjisini büyük ölçüde boşalttı. Daha deprem beklediğimiz yerler var Bingöl-Karlıova arasında bekliyoruz. Kuzey Anadolu fayı, İstanbul ve Erzincan yöresi hariç büyük ölçüde boşalttı. Türkiye, bundan sonra bundan sonra bu iki fay sisteminden türeyen büyük depremlerden uzak olabilir. Bu da ülkemizi deprem merkezli kentlere dönüşüm açısında rahatlatabilir. Bu bilimsel bir veridir. İstanbul’daki depremin zamanına gelince de oluşturulan çalışmalarda denildi ki Marmara bölgesi 1999 depremlerinden sonra her an olmak kaydıyla 7’den büyük bir deprem üretmesi 30 sene içinde yüzde 62 mümkündır. Şimdi şayet 23 sene geçmişse bu ihtimal daha da artmıştır. Deprem bu ülkede en gerçek bir unsur. Bu ülkenin en esas sorunu. Anadolu Yakası göreceli olarak depremden daha az etkilenir. Avrupa Yakası daha çok etkilenir. Avrupa Yakası’nın depremden daha çok etkilenecek yeri denize paralel aşağı yukarıya 10 kilometre kalınlığında zondur. Haliç’ten başlarsınız Silivri’ye kadar gidersiniz. Bakırköy, Zeytinburnu, Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Silivri’ye gittiğiniz yerler… O şerit içindedir. Oralardaki depremin etkisini büyütecek nitelikte. Avcılar’da ise bir anlamda çürük bir zemin var. Deprem etkisini büyüten, heyelan yapmaya uygun, çökmeye uygun zeminler. Şimdi İBB bir çalışma yaptı. Türkiye’de valiliklerden ve bakanlıklardan daha çok rakam aldık. Denildi ki, ‘İstanbul’da 1 milyon 100 bin bina var’ Bunun 59 bin tanesi çok ağır hasarlı. Bu demektir ki ölümlü vakaların büyük bir alanı bu 59 bin bina içinden olacak. Ben şimdi minimize ediyorum. Bu 59 bin binanın 49 bin binasını da alın. Bunda da insanların burnu kanamasın. 10 bin bina verin… 10 bin bina İstanbul’da hiç öyle kalmadı ama her biri beş katlı olsun. 50 bin kat yapar… Her kata iki daire koyun, her daireye 4-5 şahıs koyun alın size 500 bin bu en az . Yani bu işin şakası yok. İstanbul’da beklediğimiz deprem olursa bu yapı stokuyla, bu gecekondu mantığıyla bu yoğunluğu bu nüfus içinde Kahramanmaraş depremlerinin kaybından daha çok olur. Minimum 500 bin insan ölümle burun buruna.”
